Da vinci adlı cerrahi robotun 1997 yılında geliştirilmesi ile ortaya çıkmıştır. Robotik prostat cerrahisi, prostat kanseri için yapılır. Kanserli prostatın tamamen çıkarılmasıdır.
Tıp literatüründe robotik radikal prostatektomi olarak adlandırılır. Karına yerleştirilen portlar ve cerrahın el hareketlerini yansıtan aletler sayesinde açık cerrahiye kıyasla minimal invaziv bir tekniktir.

Robotik prostatektominin başarısını iki aşamada ele almalıyız. İlk aşama onkolojik sonuçlar, ikinci aşama ise fonksiyonel sonuçlardır. Onkolojik sonuçlar açık cerrahiye benzer ve kanserin evresine göre değişir. Lokal evre prostat kanserinde, robotik radikal prostatektomi ile %95-99'a varan kansersiz sağkalım oranı elde edilebilir.
Bazı yayınlarda, robotik radikal prostatektominin idrar tutma ve erektil kapasitenin korunması gibi fonksiyonel sonuçlar açısından başarısının daha yüksek olduğu vurgulanmaktadır. Yine robotik cerrahi teknik, kanama ve ağrı açısından açık tekniğe göre avantajlıdır ve hızlı iyileşme sağlar.
Robotik radikal prostatektomi genel anestezi altında hastanın sırtüstü pozisyonlandırılması ve karın içine trokar yerleştirilerek oluşturulan pneumoperitoneum ile başlar.
Cerrah konsoldan üç boyutlu, büyütülmüş görüş ve bilekli aletlerin kontrollü hareketleriyle robotu hastaya “dock” eder, mesane kubbesi aşağı doğru düşürülüp seminal veziküller ayrıştırılır, prostatın vaskülarize pedikülleri ligature/enerji ile kontrol edilerek bezin çevresindeki periprostatik doku dikkatle dissekte edilir; kanser yayılım riski ve erişim gereksinimine göre pelvik lenf nodu diseksiyonu eklenir, mümkünse nörovasküler demet korunarak (nerve-sparing) sinksiyonel sonuçlar maksimize edilir, apeks diseksiyonu ve uretra-vezika anastomozu mikrocerrahi hassasiyetiyle gerçekleştirilir ve specimen endo-bag ile çıkarıldıktan sonra kateter yerleştirilir.
Robotik platformun 3B görüşü, titreşim filtresi ve bilekli enstrümanları kan kaybını azaltıp hastanede kalış süresini ve iyileşme süresini kısaltma eğilimindedir; bununla birlikte cerrahi yaklaşım (ör. Retzius-sparing vs. anterior),sinir koruma stratejisi ve cerrahın deneyimi oncolojik ve fonksiyonel sonuçları belirgin şekilde etkiler
Robotik prostat ameliyatı minimal invaziv teknik çok ağrılı bir ameliyat değildir ve genellikle düşük ila orta doz ağrı kesicilerle kontrol altına alınabilir. Ayrıca açık radikal prostatektomiye göre daha az ağrılı bir ameliyattır.
Robotik prostat kanseri ameliyatı ortalama 2-4 saat sürer. Bu süre, lenf bezlerinin çıkarılıp çıkarılmayacağı, cerrahın deneyimi, tümörün evresi ve hastanın daha önce geçirmiş olduğu karın ameliyatı gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir.
Bu işlem, açık prostatektomiye kıyasla daha az ağrı, daha az kan kaybı, daha az enfeksiyon ve daha hızlı iyileşme (hızlı idrar tutabilme ve ereksiyon yeteneği) sağlar. Laparoskopik radikal prostatektomiye göre daha düşük komplikasyon oranına sahiptir. Yine bazı yayınlar, robotik yöntemin ereksiyon ve idrar tutma açısından avantajlı olduğunu bildirmektedir.

Ortalama sonda süresi 7-10 gündür ve bu süre açık prostatektomiden (ortalama 2 hafta) daha kısadır çünkü robotik cerrahi, mesane ve üretra arasında daha iyi bir anastomoz (bağlantı) sağlar.
Robotik prostatektomi, açık cerrahiye göre daha minimal invaziv bir tekniktir ve avantajları daha hızlı iyileşme, daha az kanama ve ağrıdır. Robotik cerrahide kateterizasyon süresi de daha kısadır. Ancak bazı özel durumlarda açık cerrahi avantajlı olabilir. Örneğin, akciğer ve kalp rahatsızlığı nedeniyle genel anestezi riski daha yüksek olan bazı hastalarda spinal (bölgesel) anestezi ile açık prostatektomi kolayca uygulanabilir. Yine, birden fazla veya komplike karın ameliyatı geçirmiş hastalarda açık cerrahi robotik prostatektomi yerine avantajlı olabilir. Robotik cerrahinin bir diğer dezavantajı ise maliyetidir.
Robotik prostat kanseri cerrahisinde de tıpkı diğer robotik ameliyatlar gibi genel anestezi yöntemi uygulanır. Genel anestezi uygulanması yüksek riskli olan hastalara ise ilgili üroloji uzmanı tarafından alternatif tedavi yöntemleri uygulanır.
Da vinci robotik sistem ile uygulanan prostat kanseri ameliyatları sonrası ortalama 2-3 gün hastanede kalınır. Hastalar genellikle karına yerleştirilen drenaj katateri çıkarıldıktan sonra taburcu edilir.
Da vinci robotik prostat cerrahisi sonrası ortalama 7-10 gün sonra katater çıkarıldıktan sonra normal hayata hızlıca adapte olunur. Ancak ağır egzersizlerin ya da işlerin yapılması için iki ay beklneilmesi önerilir.
Da vinci prostat cerrahisi ücretleri hastanın sigorta durumuna, uygulayan cerrahın tecrübesine, hastanenin kalitesine, fiziki imkanlarına ve hastaya bağlı bazı özel faktörlere göre değişebilir.
Daha fazla bilgi için WhatsApp:+905324850016
Doç. Dr Arif Demirbaş Bursa’da robotik prostat, mesane ve böbrek kanseri cerrahisi uygulamaktadır. Bursa Doruk Nilüfer Hastanesi’nde uygulanan bu cerrahiye gerek yurtdışı gerekse yurtiçi birçok şehirden (Balıkesir, Çanakkale, Kütahya, Eskişehir, Afyon, Bilecik) hastalar başvurmaktadır.
Prostat kanseri ameliyatı olacak hastaların en büyük endişelerinden biri de ameliyat sonrası yaşanabilecek sertleşme (ereksiyon) problemleridir. Da vinci cerrahisi ile sağlanan en iyi sinir koruma yöntemi sayesinde, iyileşme dönemi sonunda ereksiyon hastaların %60-75’inde korunur. Nörovasküler bundle dediğimiz prostatın her iki yanında konumlanmış bu sinirleri korumak için çeşitli robotik teknikler geliştirilmiştir. Karşılaştırmalı yayınlarda ereksiyonun korunması açısından Da vinci cerrahisinin laparoskopik ve açık cerrahiye göre üstün olabileceği belirtilmiştir.
İdrar kaçırma prostat kanseri ameliyatı olacak hastaların doğal olarak en çok çekindiği yan etkilerden biridir. Robotik cerrahi sonrası en önemli avantajlardan biri de idrar tutma fonksiyonlarının açık ve laparoskopik yöntemlere göre daha hızlı geri gelmesidir. Yani sonda çıkar çıkmaz idrar tutabilme yeteneği robotik cerrahi geçiren hastalarda daha yüksektir. 1. yıl sonunda ise sonuçlar benzerdir. %95’lere varan idrar tutma başarısı elde edilebilir.
Da vinci robotu Bursa Özel Doruk Nilüfer Hastanesi’nde Doç. Dr. Arif DEMİRBAŞ tarafından ürolojik kanser (prostat, mesane, böbrek, testis) ameliyatlarında başarı ile kullanılmaktadır.
Prostatın her iki yanında konumlanmış damar sinir demeti özellikle ereksiyon fonksiyonundan sorumlu yapılardır. Da vinci robotik cerrahinin mükemmel sağladığı görüntü ve el hareketi yansımaları sayesinde bu damarlar en iyi şekilde korunabilir.
Robotik cerrahide de yine ameliyatı yapanlar insan cerrahlardır. Robotik bu sistem bu cerrahide uzmanlaşmış cerrahlar tarafından konsol başında kullanılarak ameliyat gerçekleştirilir. Yani cerrah yine hasta ile aynı ortamdadır. Ancak bu robotik kollar sayesinde özellikle prostat ve rektum gibi derin yerleşimli dokular daha iyi görülerek daha iyi dikişler atılabilir. Üstelik mükemmel optik sistemi sayesinde Da vinci cerrahisi ile dokular çok daha iyi görülür. Bu da kanser cerrahisinde başarı oranını arttıran faktörlerdendir.
Robotik cerrahinin laparoskopiye en önemli üstünlüğü üç boyutlu görüntü oluşturması ve robotik kollar sayesinde el aletlerinin üç boyutlu olarak cerrahın el hareketlerini yansıtmasıdır. Bu fonksiyonlar laparoskopide iki boyutludur. Robotik cerrahide ayrıca el titremeleri kollara yansımaz. Ayrıca robotik cerrahi laparoskopiye göre cerrah için daha az yorucu ve daha konforludur. Tüm bunlar robotik cerrahi için avantaj oluşturur. Ancak laparoskopinin en önemli avantajı ise daha az maliyetli ve ulaşılabilir oluşudur.
Dünya’nın her ülkesinden başvurulan bir merkez olan Bursa Doruk Nilüfer Hastanesi’nde başta prostat kanseri ameliyatları olmak üzere tüm ürolokik kanser ameliyatları Doç. Dr. Arif Demirbaş tarafından gerçekleştirilmektedir.