Prostat mesane ile idrar kanalı arasında yerleşmiş erkek cinsiyete özgü bir organdır. Meni içeriğindeki salgıların bir kısmı prostat bezi tarafından oluşturulur ve bu salgı olgun spermlerin vajinadan rahime ulaşmasına yardımcı olur.
Erkeklerde en sık görülen 2. kanserdir. Bir erkeğin yaşam boyu prostat kanserine yakalanma ihtimali yaklaşık %15 civarıdır. Ancak erken evrelerde tanı konulduğunda prostat kanseri yüksek başarılı tedavi oranına sahiptir. Erken tanı konulan düşük riskli prostat kanserinde kansere bağlı ölüm %2-3 oranlarındadır.
Prostat kanseri erken evrelerinde hiçbir belirti vermeden sinsi seyreden bir hastalıktır. İyi huylu prostat büyümesi gibi idrar yapma zorluğu ve sık idrara çıkma gibi basit belirtileri bile vermeyebilir. Bu nedenle 50 yaşın üstünde tüm erkeklerin hiçbir şikayeti olmasa bile üroloji uzmanına muayene olması gerekmektedir.
Prostat kanserine eşlik eden iyi huylu prostat büyümesi de varsa belirti verebilir. Ayrıca orta ve ileri evre prostat kanserinde ise yine kanserlere özgü semptomlar gelişebilir.
Prostat kanseri tanısı gerek PSA yüksekliği gerek muayene bulgusu gerekse MR görüntülemesinde şüpheli lezyonu olan hastalarda biyopsi yapılarak konulur. MR Füzyon Prostat Biyopsisi en doğru tanı koyma yöntemidir.
Kanserin evrelerine hastanın yaşına ve genel durumuna göre çeşitli tedavi yöntemleri bulunmaktadır. Prostat kanseri için ana tedaviler; cerrahi (ameliyat),radyoterapi ve kemoterapidir. Bazen biri bazen de birkaçını aynı hastada uygulamak gerekebilir.
Prostat kanseri ameliyatına radikal prostatektomi denilir. Prostat kanseri ameliyatları açık, laparoskopik ve robotik teknikle yapılabilir ve Avrupa Üroloji Birliği’ne göre bu tekniklerin birbirlerine üstünlükleri yoktur.
Yayılım gösteremeyen prostata sınırlı (lokalize) prostat kanserine yakalanan hastaların ameliyat sonrası 10 yıllık sağ kalımları %95 oranlarındadır. Dolayısıyla erken evreli prostat kanserinde ameliyat oldukça başarılı bir yöntemdir.
Prostat kanserinin tedavisi standart değildir ve kişiye özeldir. Çoğu bilimsel yayında özellikle düşük evreli prostat kanserinde en etkili ve ideal tedavi yönteminin ameliyat olduğu belirtilse de hastaya özel tedavi planında bazen radyoterapi de ön plana çıkmaktadır. Tanı konulduğunda bu konuda doktorunuz size tedavi yöntemlerinin avantajları ve dezavantajlarını anlatacaktır.
Düşük evreli prostat kanserinde ameliyat sonrası bu hastalıktan tamamen kurtulma şansları neredeyse %100’e yaklaşmaktadır.
Radikal prostatektomi (prostat kanseri cerrahisi) ortalama 2 saat süren bir operasyondur. Çeşitli durumlarda artıp azalabilir.
Prostat kanseri ameliyatı açık, laparoskopik ve robotik teknikle yapılabilir. Açık ameliyatta göbek altından uygulanan 10-12 cm’lik kesi ile gerçekleştirilir. Laparoskopik ve robotik teknikte ise 1’er cm lik 3-5 delik açılarak içeri yerleştirilen port ve çeşitli aletler ile cerrahi gerçekleşir.
Prostat kanseri ameliyatında prostat kapsülü ve meni yolları ile beraber tümüyle çıkarılır. Daha sonra mesane ve penis içerisine ilerleyen üretra denilen idrar kanalı birbirine anastomoz (birleştirme) yapılarak işlem sonlandırılır.
Prostat kanseri ameliyatı operasyon esnasında oluşabilecek ciddi komplikasyonlar oldukça nadirdir. Tecrübeli cerrahlarca uygulandığında çoğunlukla ciddi kanama gerçekleşmez. Çok nadiren rektum denilen bağırsak yaralanması gerçekleşebilir. Orta ve ileri dereceli prostat kanserlerinde lenf nodu çıkarılması da gerekebilir. Lenf nodu çıkarılması esnasında da damar yaralanması olabilir ancak bu da çok nadir görülen bir durumdur.
Prostat kanseri ameliyatı mortalite (ölüm) riski yüksek ameliyatlar olmayıp genel durumu iyi ve kötü kontrollü kronik hastalığı olmayan hastalarda önemsenmeyecek düzeyde çok düşüktür.
Radikal prostatektomi cerrahisinden sonra yara iyileşmesi genellikle 10 gün sürer. Sondanın çıkarılıp normal sosyal hayata dönüş de ortalama 2 haftadır.
Prostat kanseri ameliyatından 4-6 hafta sonra PSA değerinin 0,1 ng/ml’nin altına düşmesi beklenir. Ancak orta ve ilerei evreli kanserlerde bu düşüş gerçekleşmeyebilir ve radyoterapi gibi ek tedaviler gündeme gelebilir.
Bireylerin kanser tanısı olduktan sonra aklına gelen ilk sorulardan biri de ‘tedavi sonrası tekrar eder mi?’dir. Bu endişe gayet normaldir. Hastalığın tespit edildiği evreye göre değişmekle birlikte orta ve ileri dereceli kanserlerde nüks ihtimali daha yüksektir. Ancak hastalarımız bilmelidir ki prostat kanseri için günümüzde çok etkili silahlar bulunmaktadır. Hastalığın düşük evrelerinde ise nüks ihtimali çok düşüktür.
Prostat kanseri en sık bölgesel lenf düğümlerine ve kemiklere metastaz yapar. Daha ileri evrelerde karaciğer, akciğer ve beyin gibi solid organlara yayılabilir.
Prostat kanserinde yaşama şansı diğer kanserlerde olduğu gibi kanserin evresiyle ilişkilidir. Prostata sınırlı kanserde ameliyat sonrası 5 yıllık sağkalım %100’dür. Kemiklere ve diğer organlara sıçramış, lenf düğümlerini tutmuş prostat kanserinde ise 5 yıllık sağkalım %25-30 civarıdır.
Tedavi gerektiren kanserlerin önerilen tedavisinin gerçekleştirilmemesi hastalığın ilerlemesine neden olur. Hatta bazen de prostat kanseri tedavi edilebilir evreyi aşarak hastanın yaşamını tehdit eder. İhmal edilen prostat kanseri ilerleyerek, diğer organlara sıçramaya (metastaz),mesane fonksiyon bozukluğu, böbrek yetmezliği ve patolojik kemik kırıklarına (metastaza bağlı) yol açabilir.
Prostat kanseri ameliyatının temel esası iyi huylu prostat büyümesi ameliyatlarından farklıdır. Kanser ameliyatlarında prostatın tüm dokuları (kapsülü dahil) çıkarılmaktadır. Prostat dış komşuluğunda da idrar tutmayı ve ereksiyonu (sertleşmeyi) sağlayan kas, sinir ve damar yapıları bulunmaktadır. Bu nedenle radikal prostatektomi (kanser cerrahisi) ameliyatlarından sonra sertleşme bozukluğu ve idrar kaçırma gelişebilir.
Prostat kanseri ameliyatından sonra hastaların yaklaşık %50-60’ı ameliyat öncesi cinsel performanslarına dönebilirler. İyi huylu prostat büyümesi ameliyatlarından sonra ise ereksiyon problemi ihtimali %1-2’dir. Özellikle Thuflep ve Holep gibi lazer prostat ameliyatlarından sonra ereksiyon sorunu yaşanma ihtimali neredeyse yoktur.
Not: Sayfa içerikleri bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için üroloji muayenesi gerekmektedir.
Kötü huylu prostat kanseri lenfl ere sicama
Ahmet bey daha detaylı bilgi verirseniz yanıtlayabiliriz. +905324850016 dan da ulaşabilirsiniz
Doç. Dr. Arif DemirbaşÜroloji Uzmanı Bursa
Doç. Dr. Arif Demirbaş
İletişim